Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra Quotes
2,471 ratings, 4.06 average rating, 154 reviews
Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra Quotes
Showing 1-20 of 20
“Ve ben bir adım atarak korkuluğa yaklaşacağım, saçlarımı balkondan aşağı sarkıtacağım, kendimi boşluğa bırakacağım. Yolda karşıma iyi niyetli biri çıkacak ve soracak olursa, aşağıdaki insanları gösterip, bir süre yere paralel gittikten sonra onlara anlayamayacakları şeyler anlattım diyeceğim. Öyle olsun.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“... bir armağan, bir mucize olduğu söylenen şu hayatın saçma sapan bir şekilde bitebileceğinden korktum hep. İçimde böyle bir korku varken de hayatın tam da bu şekilde, yani saçma sapan bir şekilde sürdüğünü anlamadım. Asıl bundan korkman gerektiğini anlamadım.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Hayat devam eder. Bazı çiçekler susuzluğa ve unutulmaya dayanır. Hayat her zaman devam eder, bunu herkes bilir.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Erkekler böyle şeylere dayanamıyor," diye ekledi kadın, kızgın gibi değil de öğrenmiş, kanıksamış gibi.
"Uzun süreceğini düşündükleri şeylere," diye açıkladı annem.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
"Uzun süreceğini düşündükleri şeylere," diye açıkladı annem.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Ben hep bir şarkının ellerindeydim, ... bu yüzden aranıza karışamadım.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Her şeyi yerli yerinde, tıkır tıkır işleyen bir hayat kurduğunda, o hayatı yerle bir edecek bir felaket kurgulamak da farz olur.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“…ama gerçek daima biraz hüzünlüdür. Gerçeği ararken bir yandan da bulduğumuz anda değiştirmeyi düşleriz. Çünkü aynı zamanda gerçek daima biraz utanç vericidir. Utanç bizi ikiye böler. İkiye bölünmenin en dayanılmaz yanı, iki parçanın da hala canlı olmasıdır. İnsan herhalde bu yüzden kendini öldürmeye kalkışır. İkisinden biri gitsin, der.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Bir şey sunulmuştu bana. Bir hediye, bir meyve. Ama ben o meyveden tadamadım, gök erik gibi kaldı avucumda dünya.Şimdi ben uykusuzum, yalınayağım, kendimle meşgulüm. Kapımın önünde boş peynir tenekeleri, yağmur suyu biriktiriyorum. Kendi kendime, sanatçı tecrübe edinemeyen insandır diyorum, bu dünyada hiçbir tecrübesi olmayan insandır ama şimdi sen karala bunun üstünü, yırt sen bunu, olmadı çünkü, olmadı işte. Nafile.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Biz de deniz gibiyiz." dedi Başak, "tek derdimiz yerinden oynatamadığımız taşlar.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Hangi haberi okuduğumda normal hayatımı sürdürmeyi bırakacağım, diye düşündüm. Hangi haberi?”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Ben dışarıdayken evlerden birinden burnuma bir yemek kokusu geldi mi,kendimi müthiş savunmasız hissediyoryum.Savunmasız...Bu hayatta hiç sevilmemiş gibi filan hissediyorum.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Kusura bakma ama Selma, Umut gibi insanlar kimseyi mutlu edemez kendileri de mutlu olamaz. Bu tür insanların en çok duymak istedikleri şey, 'Böyle bir dünyada yaşaman mümkün değil' cümlesidir. Bunu büyük bir övgü olarak görürler.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Söze dönüyordu eller, güvenilmez oluyorlardı bu yüzden. Anlamları oluyordu, tabii hemen sonra da anlamsızlıkları.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Ben dışarıdayken evlerden birinden burnuma bir yemek kokusu geldi mi, kendimi müthiş savunmasız hissediyorum. Savunmasız... Bu hayatta hiç sevilmemiş gibi filan hissediyorum.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Yürüdükleri yol ile ırmak arasında kalan çayırlıkta sarı çiçekleriyle, rüzgârı bekleyen beyaz top biçimli tohumlarıyla karahindibalar her yeri kaplamıştı.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Renkler, şekiller, gerçekler bardağın arkasındaki ters ve bulanık dünyanın içinde uğulduyordu.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Oysa çok geçti, bilmiyordu ki çok geçti! Olan olmuştu... Böyle şeyler çocukken olur ve bir daha da silinmez. Terk edilmekten korkmak... Korktuğun şey başına gelince de kendini cezalandırmak... Böyle şeyler çocukken olur bir daha da silinmez.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Çıldırmamız gerek ama yadırgamıyoruz.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Abidin gülümsemeye çalışarak kitaplara baktı. Hayatında ilk kez kitaplardan biraz ürktü sanki. Farklı kalınlıkta, boylarda ve renkteydiler ama gizli, ortak bir niyetleri vardı ve bu niyetleri anlaşılmasın diye sırtlarını dönmüş yan yana duruyorlardı.”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
“Yaşamak için kendiliğinden bir eğim vardır değil mi? ... Böyle bir eğim olmalı insanda değil mi? İşte dünden beri bende böyle bir şeyin zerresi yok”
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
― Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra