Mehmet's Reviews > Olağanüstü Bir Gece

"Öyle hissediyordum ki, bende onlara korkunç yabancı gelen bir şeyler vardı, bu yüzden hiçbir şekilde aralarına karışamıyor, beni saran bu yoğun kitleden kopuk bir şekilde suyun üzerindeki bir yağ damlası gibi tek başıma yüzüyordum." (s.44)

Yabancılaşmanın, sentetikleşmenin, burjuvalaşmanın bir eleştirisini yazmış Zweig bu kitabında. Zenginliğin ve nezaket kurallarının çerçevesinde sokaktaki hayattan kopuşu da.

(view spoiler)[Lakin bu noktada yarattığı karakter bir mirasa konduğu ve hiçbir şekilde çalışmadan yaşadığı burjuva hayatında sahip olmadığı bazı değerleri (vermek, paylaşmak) yaşadığı zaman kendisini insan olarak hissetse de sokaktaki yaşama bir şekilde karıştığı yanılgısına da kapılıyor aslında. Sokaktaki insanlara gönlünden koparak para dağıtırken onlardan biri olabileceği yanılgısında.

Bayağılığın, ayak takımının bir parçası olmanın onu insan hissettirebileceğini sanıyor lakin sokağın gerçek yüzünü görebilseydi eğer bu yanılgısından hemen kurtulmaya çalışırdı.
(hide spoiler)]

Bir cumartesi sabahına çay, kedilerim ve bu kitapla başladım!
Size güzel bir hafta sonu dilerim!


M.B.