Kevkeban Kuşatması
Kevkeban Kuşatması, Osmanlı İmparatorluğu'nun, 1568-1570 arasındaki Yemen Seferi'nde evre.
Koca Sinan Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu 22 Ağustos 1569-16 Mayıs 1570 arasında süren kuşatma sonucunda Zeydî İmamlığı'nın elindeki bu son müstahkem mevkiyi zaptetti.
Kuşatma öncesi
[değiştir | kaynağı değiştir]Kuşatma
[değiştir | kaynağı değiştir]Bunun ardından Kevkaban kalesi üzerine yürünmeye çalışıldıysa da Yeniçeriler sarp geçitleri tutan Zeydî birliklerine karşı ilerleyemediği gibi, Osmanlıların meydan savaşları için uygun olan silahları da İmam Mutahhar'ın yürüttüğü vurkaç harekâtlarına karşı yetersiz kaldı. Buna mukabil Hasan Paşa ile (Kahire Kalesini Osmanlılara teslim eden Hamdânî Dayısı Abdullah yaklaşık 1.500 askerle Kevkeban'a çıkan üç geçitten biri olan Beyt İzz'i 26-27 Ekim'de ele geçirmeyi başardılar. İmam Mutahhar ise 10.000 askeriyle kaleyi kuşatan Osmanlı birliğine taarruz ettiyse de mağlup olarak çekildi.[1]
Bununla birlikte, kale kuşatılsa da kalenin kurulu olduğu kayalık ile kuşatmacıların mevzileri arasındaki uçurum halatlarla taşınabilen topların (ağırlıklı olarak darbzen topları vardı) etkili olmasını engellediği gibi, tünel kazma ya da lağım patlatmayı da imkansız kılıyordu. San'a'dan getirtilen kerestelerle kurulmaya çalışılan köprüler de çöktü. Uçurumu taşlar ve kayalarla doldurma çabası ise sonuç getirmekten uzak kaldı. Öte yandan, Kevkeban'daki Zeydî garnizonu da (1567'de başlayan isyanda ele geçirilen) Osmanlı toplarıyla ateşle karşılık veriyordu. Bu tehdit dolayısıyla Osmanlı askerleri en çok ilerleme kaydettikleri kuzey yönünden dahi top menziline girdikleri için 300 metreden fazla yaklaşamadılar.
1570'in ilk aylarına gelindiğinde Kevkeban'ı kuşatan Osmanlı birliği barut sıkıntısı çekmeye başladığı gibi, güneyden gelen ikmal hatları da zaman zaman kesilme tehlikesi yaşadı. Nitekim, 4 Mart 1570'te San'a yeniden Zaydîlerin eline geçerken, vur-kaç taktiklerine devam eden İmam Mutahhar birlikleri 5 Mart 1570'te Habb civarında bir Osmanlı birliğine kaydadeğer bir kayıp (75 ölü) verdirmeyi başardı. Kalenin güç kullanılarak alınmasının mümkün olmadığının görülmesi ve Mısır'dan takviye alınamayacağının anlaşılması üzerine, Koca Sinan Paşa, 19 Nisan 1570'ten itibaren garnizon komutanı Muhammed bin Şemseddin ateşkes koşullarını müzakere etti.[2]
16 Mayıs 1570 tarihinde akdedilen sulh uyarınca; (1) esirler teati edildi, (2) Kevkeban'ın muhafazası Muhammed bin Şemseddin'e 6.000 akçe tahsisat karşılığı verildi. Kevkeban'ın bu şekilde teslim olduğunu ve Muhammed bin Şemseddin'in Osmanlılarla anlaştığını öğrenen İmam Mutahhar da direncini yitirerek 21 Mayıs 1570 tarihinde Koca Sinan Paşa'yla sulhname imzaladı. Sözkonusu anlaşma uyarınca; İmam Mutahhar (1) Yemen'de hutbenin Osmanlı Padişahı adına okunup sikkenin Osmanlı padişahı adına basılmasını kabul etti, (2) 1567'den önce Osmanlı idaresinde olan yerleri iade etti ve (3) Osmanlılara isyan halinde bulunan Yemen kabilelerine destek olmayacağını taahhüt etti. Buna karşılık; Koca Sinan Paşa (1) İmam Mutahhar'a Ben Ovası'nı ve Amran vilayetini arpalık olarak verdi ve (2) San'a'da ikamet etmesine muvafakat gösterdi.[3]
Bu esnada ise (Özdemiroğlu Osman Paşa'nın yerine) Yemen Beylerbeyliği'ne atanan Behram Paşa, Zebîd'e gelmiş, oradan Taiz-Beyda üzerinden Habb kalesine yürüyerek İmam Mutahhar kardeşi Ali tarafından savunulan kaleyi ele geçirmeyi başarmıştı. 21 Mayıs 1570'teki sulhnamenin ardından irili ufaklı 200 kale ve hisarın Osmanlılara teslim olmasının ardından Osmanlıların Yemen'e yönelik harekâtı 1570 yazında fiilen sona erdi.
Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ "Büyük Osmanlı Tarihi", Joseph von Hammer, c.6, s.263
- ^ "Kawkabān, the key to Sinān Pasha's campaign in the Yemen (March 1569 - March 1571)", Clive Smith, Proceedings of the Seminar for Arabian Studies, c.32, Papers from the 35th meeting of the Seminar for Arabian Studies, Edinburgh (2002), s.287-294
- ^ "Yemen'de Osmanlı-Zeydî Mücadelelerinin Sebep ve Sonuçları", Sadettin Baştürk, Fırat Üniversitesi Orta Doğu Araştırmaları Dergisi, Elazığ (2013), c.9, sy.1, s.18