decoration etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
decoration etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Ocak 2015 Pazartesi

Myelladolls



Yıllar yılı hatta şöyle diyebilirim ki çocukluğumdan bu yana hep bir el işi ile uğraşmışımdır. Doktor olduğumu ve hatta 2 çocuğumun olduğunu öğrenenler genelde beni garipsemişler ve tuhaf olduğuma kanaat getirmişlerdir. Ama inanın öyle değil. Bu benim deşarj olma yolum. Eğer bir şeylerle uğraşmazsam depresyona girerim biliyorum çünkü kendimi tanıyorum ve herkese tavsiye ediyorum. Örgü örmek, kanaviçe-tığ işi yapmak, yeni bir obje dizayn etmek, takı yapmak....saymakla bitmez bu hobiler insanın sosyal seviyesini düşürmezler. Genelde benim tuhaf olduğumu düşünen arkadaşlar aslında kendilerinin tuhaf olduklarının farkında değildirler. Ben kesinlikle şöyle uzanayım bir dizi izleyeyim demedim. Elbette ki bende televizyon izliyorum ama muhakkak elimde bir iş eşliğinde. Sonra vaktimi çok güzel programlıyorum. Boş geçen bir an bırakmıyorum. Yıllar önce Ankara- Eskişehir arasında tren yolculuğu yaparken kanaviçem vardı ve ufak portable bir parçaydı çıkardım yapayım dedim yanımda bulunan arkadaşım benim deli olduğumu ve yaptığımın etraf tarafından çok  ayıp karşılanacağını söylemişti. Böyle bir muhabbeti unutmak ne mümkün. Hele bir de doktorsan böyle işlerle uğraşmak ne mümkün...

 
 
 

Çocukluğum Eskişehir'de DSİ lojmanlarında geçti. Çok şanslıydık çünkü güzel bir arkadaş grubumuz vardı ve genelde bebeklerimize hep bir şeyler dikerdik. Mahallede ki terzi amcaya gidip parça kumaş topladığımı çok net hatırlıyorum. Bu alışkanlık büyümemle birlikte törpülenmedi hatta giderek arttı ve son 5 yıldır sürekli olarak bez bebek yapımıyla uğraşmaya başladım. Öne bir dikiş makinası edindim boza yapa az çok dilini öğrendim. Sürekli kumaş, dantel, kurdele, düğme, aplike...ve aklınıza dikişle ilgili ne gelirse toplamaya başladım. Ve tabii ki Tildalarla tanıştım. 2010 yılında düşünün daha çoğu kimsenin haberi yokken ben Tilda kitaplarını yurtdışından getirtiyordum.

 


 
 

Bu arada dikiş odamdan resimler, göründüğü üzere etraf bebekten geçilmiyor. Giderek masa boyutu raf boyutu malzeme miktarıyla doğru orantılı olarak artıyor.

 

 

ğmeleri renkli kumaşları seviyorum. Hele ki kurdeleler söz bir gün onların da fotoğraflarını vereceğim.
 

 

 
 
Son 1 yıldır aktif olarak hem Tilda hem de daha öznel bebekler yapmaya çalışıyorum. Etrafımda ki dostlarım ve özellikle kız kardeşim artık bu bebekleri satmam konusunda beni çok desteklediler ve bende sürekli takip ettiğim ETSY'de bir dükkan açtım. Dükkanın ismini de ELLA koyarak kızıma ithaf ettim. Bende merak ediyorum tepkileri nasıl olacak. En azından bir başlangıç aklımda öyle çok fikir var ki ama ah o zaman....yok mu?


Bu bebekler ilk dükkanımda teşhir ettiğim bebeklerimden. Bebeklerimi kitaptan bağımsız giydirmeyi seviyorum. Bana ait olmalılar veya sana ait olmalılar, rahatlıkla bir evinin duvarına asabilesin. Takip ediyorum genelde standart bir dikim ve kumaş seçimi var. Geçenlerde bir kursa katılma gafletinde bulundum. Bir kere öğretmen çok gençti ve o kadar sabit fikirliydi ki böyle yapsak nasıl olur diye soruyorum o bana öyle olmaz böyle kitapta ki gibi olacak diye diretiyordu. Zaten sonunu getiremedim amacım benden farklı neler yapıyorlar onu görebilmekti sonra gördüm ki hiçbir şeymiş. Ben bağımsız düşünmeyi seviyorum bu bebekler her modelde her renkte giyinebilmeli.
 
 

Son olarak dükkanımın açılışına hepinizi bekliyorum Myelladolls...

18 Aralık 2014 Perşembe

BİZİM EVE YILBAŞI RUHU GELDİ YA SİZE?




Herkese merhabalar.....
 
 
 
Biliyorum çok uzun oldu ama zor be arkadaşlar motomot hergün yazı yazabilmek. İnanın yazabilen tüm blogger arkadaşlarımın önünde saygıyla eğiliyorum. Ben kendimi anladım ya tembelim ya da....
İşte sırf bu yüzden instagram olayı bana çok yakıştı. Orda bile çoğu zaman birşeyler yazmak ki iki- üç kelime oluyor o bile beni aşıyor.
 
Az kaldı yeni yılı karşılamamıza sizi bilmem ama benim çok büyük beklentilerim var. Klasikler zaten kesin sağlık, mutluluk, huzur, başarı bol PARA ama daha bir çok beklentim var. Geçenlerde geçen yıl 2014'ten beklentilerim hakkında bir liste yapmışım baktım ilk sırada kilo vermek var. Yani ne diyeyim bu yılda ilk sıralarda kendileri yer edindiler ama hiç umudum yok kilo almazsam iyi. Sonra bebeklerimi artık etsy üzerinden satmaya karar verdim hatta dükkanı açtım ama geliştirmedim yakında haberiniz olur. Sonra tığ işi battaniyemi kısmetse bu yıl bitirmek istiyorum 2. yılı dolmak üzere...Yapılmayı bekleyen o kadar örgüm var ki. Eski çalıştığım iş yerinin yolu üzerinde yün satan bir dükkan vardı Allahım hangi akla hizmet bilmiyorum bir koca sandık yün almışım. Vermek istiyorum ama renkler o kadar güzel ki kıyamıyorum bu yılda kalsınlar bakalım inşallah o nada sıra gelir. Kanaviçeler var sıra da tabii çerçeveleri bile yaptırdım, bir tek içlerine konacak 5 çok güzel tablo var ama konamıyorlar.
 
Bunların dışında dikiş odamdaki masayı büyültmek ve kurdelelerim için stant istiyorum.
 Bahçemiz bu yıl sulamaları kesildiği için mahvoldu onu yeniden canlandırmam lazım ama bu yıl kesinlikle bostan yapmayacağım çok gereksiz bir şeymiş sonunda öğrendim.
 
Son dakika hatırladım scrapbooking üzerine çalışmak istiyorum. Kanadalardan kağıt kesme makinası bile getirttim ama yetişemiyorum. Öncelikle çocuklarımın kronolojisine uygun birer albüm yapmak istiyorum ama şöyle kurdaleler, düğmeler, stampler, renkli kağıtlar (anlatırken aslında gözümde canlanıyorlar ama) falan olacak. sonra kendime büyükçe tarif defteri yapacağım. Bizimkiler haça gittiler onların ordaki fotoğraflarıyla birşeyler yapmak istiyorum.
 
Bu arada hiç modunda değildim ama çocuklar çok bastırdılar dayanamadım evimizi yeni yıla uygun dekore ettik. İşte size bizim evden bir kaç fikir. Yalnız aramızda kalsın kendimi aşmışım gerçekten paragrafları doldurmuşum.
 
 

 
 
 
 
 
 
 

 
 
En kısa zamanda görüşmek dileğiyle (gerçekten diliyorum laf olsun diye yazmıyorum) kucak dolusu sevgiler....


22 Ağustos 2014 Cuma

DAĞ EVİ



Hani derler ya beterin beteri var şükretmeyi bileceksin çok doğru, inanmak lazım. 



Bu aralar ahlaksızlığın kol gezdiği toplumumuz da bizde oturduğumuz site sakinleri olarak nasibimizi alarak dolandırıldık. Söylemesi kolay ama gerçekte insanın içini çok derinden acıtıyor. Tabii memleketimizde olmayan hukuk nedeniyle daha da öfkeleniyoruz. Ama ne çare...Velhasıl durum böyle olunca içimden hiçbir şey yapmak gelmiyor. Öyle ki bu sevimli tabloyu yapmam nerdeyse 10 günümü aldı. Neyse durumlara alıştıkça, kabullenmem arttıkça günlük hayata adaptasyonum tekrar olmaya başladı. Sonunda da bu güzel tabloyu bitirebildim. 







Örnek creation point de croix dergisinden ancak ben renkleri değiştirdim yine herzaman ki gibi kahverengi tonları uyguladım...

Tabloda Fransızca En Montagne yazıyor, sesli sözlüğe baktım galiba dağ evi demek, ne güzel değil mi bana kendi bloğumu hatırlattı...












Bu arada resimlerde ki masa saati kayınpederimin babasından yadigar o yüzden benim için anlamı büyük ....

Tekrar görüşünceye kadar sevgiyle kalın herşey gönlünüzce olsun... Mutlu bir hafta sonu sizlerin olsun...

29 Temmuz 2014 Salı

Romantik bir banyo



Merhabalar

Öncelikle herkesin mübarek ramazan bayramını en içten dileklerimle kutluyorum, tüm dünyaya barış diliyorum umarım çocuklarımıza güzel bir dünya bırakabiliriz.




Hani derler ya çok istek aldı diye gerçekten öyle oldu en çok dekorasyon fikirleri istedi canım dostlarım.

Bundan 1 yıl kadar önce hep hayalimiz olan bahçeli müstakil bir eve taşınma hayalimiz şükürler olsun ki gerçek oldu. Ev natamamdı ve gerçekten korkunç bir haldeydi. yerlerde yalnız şap vardı ve o da sağolsun yamuk yumuktu. Neyse böyle bir işe girince yediğimiz kazığın sonu olmayacağını ne yazık ki anladık. 

Benden size tavsiyem natamam bir eve yerleşecekseniz ya bir mimarla anlaşın veya herşeyin başında durabilecek bir yakınınız olsun. Biz ikinci şıkkı gerçekleştirdik sağolsun kayınpederim ve babam bana çok yardımcı oldular. Bizim bu evi oturuma hazır hale getirmemiz 2 ayımızı aldı, aslında daha kısa bie sürede de yapabilirdik ama ustalar sağolsun. 

Ebeveyn banyosundan başlamak istedim bu renovasyon serilerine...






Birkere benim işim aslında çoğu komşuma göre çok daha kolay oldu çünkü ne istediğimi biliyordum Münir Usta yanımdaydı. Hep duvarlarda yarıya kadar ahşap lambri, üstü duvar kağıdı veya boya istiyordum ama iyi ki bu seramikleri buldum diğer seçeneği yaptırmadım. Çünkü ahşap uygulamış olan komşularımın 1 yıl sonunda ahşapları kalktı ben sizlere hiç tavsiye etmiyorum. 




Ben bu seramikleri Rüzgarlıda buldum İspanyol bir marka ithal üründü. Renki çok açık kahverengi üst kombini ise çiçekli idi. 


Banyo dolaplarını ben çizdim Münir usta hayata geçirdi. Lavabolarımız ikeadan oldu. 





Tüm bataryalarım evin konseptine uygun olarak porselenli newarc serisinden tamamlandı. 




Herzaman ki gibi kristalli beyaz ferforjeler oldu. Avizeleri Ulustan aldım hep siyah seçenekler vardı ben  aldıklarımı beyaza boyattım. 




Diğer aksesuarlar ise English home, Madame Coco, Zara home ve Mudo Home.....
Umarım benim gibi böyle bir işin içine gireceklere fikir vermişimdir....




Bu arada mütahit değişik bir projelendirme yapmış banyoda bayağı büyük camlar var, biz bu camları buzlu cama döndürdük ve jaluzi ile kapattık. Banyoda cam olması güzelmiş başta tuhaf gelmişti ama şimdi aydınlık hoşumuza gidiyor.





 Yazıyı hazırlarken annem yanıma geldi ve aman kızım senin yıldızın düşük muhakkak maşallah iste dedi,  şimdiden gelecek olan maşallahlar için çok teşekkür ederim daha iyisi sizlerin olsun. Sevgiyle kalın arkadaşlarım....









14 Temmuz 2014 Pazartesi

Geri dönmek ne güzel....





Şöyle bir baktım 1 yılı aşkın bir zamandır yazı yazmaya ara vermişim. Düşünüyorum neden diye ama ben bile kendime neden sorusuna cevap veremiyorum. Demek ki böyle bir mola vermem gerekiyormuş diye düşünüp en azından kendimi avutuyorum. 

Bu süreç içerisinde aslında hiç durmadan bir yerlere doğru hızla koştum. Günümüz annesi, eşi, çalışanı kısacası insanı gibi. 

Beni eskiden takip edenler bilirler boş oturmayı kesinlikle sevmediğim için aslında sürekli bir şeylerle uğraştım. 





Çoğunlukla kanaviçe yaptım.......




Ara ara tığ işine merak sardım özellikle african flower motifine bayıldım ancak çok heyecanla başladığım battaniyeyi sonlandırmak bu kışa nasip olmadı. İnşallah önümüzde ki kışa sonlanacak diye umutlanmaktayım.....



Bolca dekorasyon üzerine araştırdım, ustalarıyla konuştum ve kendi evim üzerinde uyguladım. Bu yıl ki merakım olan İnstagram hesabımdan bir çok dostla dekorasyon ile ilgili çalışmalarımı paylaştım. Olumlu tepki aldıkça bir ara kendi mesleğimi bırakıp ben bu işi yapmalıyım ama nasıl sorusunu sorar oldum...





Bahçecilikle eşimle birlikte bayağı haşır neşir olduk hatta kitaplar bitirdik engin internet araştırmaları yaptık. Tohumdan bir çiçeğin oluşmasını mutlulukla izledik. İlk yıl mahsullerimizi aldık önümüzde ki yıla tecrübelerimizden aldığımız derslerle daha bir hazırlandık. 





Bu yılın bence en güzel getirileri bence instagram ve pinterest  kullanmam oldu. İkiside oldukça zevkli ve aynı zamanda öğretici kazanımlardı. Bir sürü takipçim sayesinde ortak zevklerin ne kadar önemli olduğuna bir kere daha inandım. Aynı frekansta olmak bir başka arkadaşın yaptığı el emeğini görünce ah benimde hep aklımdaydı demek....




Sonuç olarak yazacak öyle çok şey birikti ki hepsini sizlerle paylaşacağım için ben şimdiden çok heyecanlanıyorum . Kendimi ilk defa blog sayfası yazıyormuşum gibi hissediyorum ne tuhaf...




Bu kanaviçe örneğini dünya tatlısı, tek hazinem çocuklarımı düşünerek yaptım. İşlerken çok zevk aldım.  Umarım sizde benim gibi bakarken mutlu olursunuz. Panolara dantel detayı eklyerek bence daha şık bir hava yarattım, ya sizce ?



 Başlangıç için hiç fena değil mi? Tekrar sizlerle buluşmak çok ama çok keyifliydi en kısa zamanda görüşmek üzere..... Tüm mutluluklar, sevinçler sizlerin olsun...



Get a playlist! Standalone player Get Ringtones