Güne güzel bir sürpriz ile başladım:) 
Düşekalka ekibi Ankara'da çocuklar için pek çok etkinlik düzenleyen bir grup. Yaşayarak öğrenme yöntemini benimsemişler. Çocuklara yönelik birbirinden eğlenceli, macera dolu aktiviteleri var. Kimi zaman ormanda, kimi zaman tren istasyonlarında ya da müzelerde...
Bunca yıldır çizimlerimin yer aldığı dergileri kitapçılarda, marketlerde, sokaktaki büfelerde görmeye alışmıştım. Ama kitap biraz daha farklıymış. Büyük heyecan duyuyorum kitapçıların çocuk bölümündeki raflarda onları gördüğümde:)) 
Çok yakında sizinle beni çok heyecanlandıran bir sürprizi paylaşacağım! Şimdilik minik bir ipucu vereyim:)) Şuraya bir tık.
Canım Banu'cum e-dükkanını açmıştı kısa bir süre önce. Heyecanla ziyaret etmiş ve "Neden Zotx'leri de koymuyorsun nedennn ?? diye baskı yapmıştım :) Çünkü onun masalsı dünyasına girme şansı elde etmiş, o sihirli düş evinde Zotx'lerle tanışmıştım. Sağ olsun beni kırmadı koydu dükkanına bu tatlı tobotları. 
O kadar yorgunum ki şu an tek istediğim manzaralı bir odada saksı olmak. Sadece durmak ve akıp giden hayatı dahil olmadan seyretmek! 
Deniz'in son 2 haftadır en büyük eğlencesi bana şişede mesajlar yollamak. Mesela yemek yapıyorum, arkamdan sessizce yaklaşıp ağzına mantar tıkadığı 0.5 litrelik pet şişe içindeki mesajı mutfak tezgahına bırakıp kaçıyor. Heyecanla açıyorum şişeyi içinden çizdiği bir kroki çıkıyor. Neyin krokisi bu orası meçhul. Kıkır kıkır gülüyor sonra. Aradan 5 dakika geçiyor hoooop başka bir mesaj bırakılıp kaçılmış. Bu şekilde elimde rulo rulo kroki pardon! mesaj birikiyor:))
Çizimin üzerine tıklayınız, çıktısını alıp, kesip , yapıştırınız. Zarfın içine de sevdiğiniz kişiye bir not yazıp zarfı masasına bırakınızzzzz.. Mutlu bir hafta dilerimmmm... Pino.
